28 Mayıs 2011 Cumartesi

Gitmek...

   Herkes gider biraz aslında.Kimileri ait olduğu , kimileri ait olmadığı yerden,kimileri bir yürekten , kimileri hayattan,kimileri gururdan ,kimileri sözünden ve özünden.Büyür o çocuk ve insanları eskiden gördüğünden daha farklı görmeye başlar.Artık konuşmasına gerek yoktur insanların,bakışları ,susmaları her yarım kalmış soruların tamamlanmasına ve cevaplanmasına imkan tanır.Kırılır insan biraz ama konuşmaz devam eder yoluna kırıklarıyla.Topalmış , körmüş  önemli değil , kırıklar can yakar !
   Bir zamanlar herşeyin gerektiği gibi yaşandığı arkadaşlıklar varmış mesela , herkes bir bütünmüş, farklı kümelerin oluşturduğu ve her bireyin birbiri ile kesiştiği ortak kümelerin olmadığı bir zaman dilimi.Ne yapılırsa yapılsın aynı çarkı döndürürmüş mutluluk ya da hüzün adına.Benim bir zamanlarım olmadı tabii ki , ben modern zamanlarda "Dostoyevski" vari bir düşünceye ev sahipliği yaparak sadece ve kendime ciddi anlamda küfür ediyorum (sizler kendinizi yormayınız diye). Yanlış anlaşılmasın modern çağın getirdiği olanaklara o kadar bağımlıyım ki onlar olmadan nasıl yaşanmış zamanında hiçbir fikrim yok , en azından kendimi bu dünyanın gücüne kaptırıp "Asosyal" bir kişi haline getirmiyorum ama işin ironik tarafı kendimi koyacağım bir sosyal kişilik safhası da ne yazık ki lügatıma katılmadı.Arkadaşlıklar bu yüzden şimdilerde sadece tek gecelik diyebilirim.Kaldıysa aranızda "ESKİ" sizlerden kulağımı çekinde burda kocaman bir özür yazısı yazayım.Sadede gelirsek İnsan Arkadaşlıktan da gitmiş oldu..
   En çok koyan "AŞK"tan gitmek olmuş aslına bakarsanız.Çünkü giden her defasında gittiğinden birşeyler götürmüş.Ve o giden parça zamanla büyüyen, insanı kendine düşüren engin bir boşluk olmaya başlamış, tenden başlayıp ruhumuzun kumaşına temas eyleyene kadar sürmüş gitmiş bu dönemeç.Gidenler bir gün gidilenler olurlar elbet ve herkes kendi boşluğunda güvenmeyi , sevmeyi unutur.Çok kişinin kalbini kırmış olup,çok kişinin istediği kişi olamadığım için üzgünüm ama bunu ben değil ,beni "ben" yapanlardan sorun.Sonra zaman geçmiş ve insan "AŞK" tan da gitmiş.
   Bir diğer olgu da kendimizden gitmemiz bence.Hayatın renklerle kaplı katmanlarında , hepsi birbirinden güzel renklere sahiplenmiş sürgünlerimiz vardır aslında.Doğarız , büyürüz ve ölürüz.tek renkle başlayıp alacalanan ve sonunda özüne dönerek tek renk ile son bulan bir süreç.kim ölümü siyahla özümsüzleştirmez ki.Ya da aşkı pembe ile , doğumu beyaz mesela.Hayatımın en alacalı döneminde geceye siyah eskisler yapıyorum ve görünmez kılıyorum hatalarımı ,sırlarımı, günahlarımı ve sevaplarımı.Bir benliğin içinde birden başka olmak üzere , senliklere , onluklara , bizliklere , sizliklere dönüşüyorum.Kısacası oskara oynuyorum!Kendinden ödün vererek , sesini keserek ve her acıya tek başına göğüs gererek değişiyorum , değişiyoruz.Kısacası kendimizden gidiyoruz.
   Peki ya savaşlar , ölümler , boşuna kaybedilen huzur ortamı.Biz insanlıktan da gidiyoruz.

  Ben senden , ondan , sizden ve onlardan gidiyorum arkadaşım.Çünkü her geçen gün biraz daha vurdum duymaz ve biraz daha ukala olarak , dostluklar , arkadaşlıklar , mutluluk , hüzün adına verilebilecek tüm ödünlerimi size kurban verdim.Aşklarım , dostluklarım umarım bundan sonra akıllanıp terk edilmezsiniz ama ben hayatınızdan siz aklınızı başınıza alana kadar çıktım.Kısacası sizden gittim.

  Ve kendimden gidiyorum arkadaşım.Bir iç göç gibi gör bunu ya da uzun bir deniz seferi ama bu sefer gittiğimde yanımda hak edenlerin anısından başka anı olmayacak.Çünkü çok boş atan , kurusıkı adam var bu hayatta.!! Kafamı yamuklarla değil birbirine paralel kişilerle doldurmak istiyorum.Arkamdan söveceksen ve yüzüme güleceksen ne olur biraz erkek ya da kadın ol.En azından değer kazanırsın gözümde...

   Kendimden gidiyorum arkadaşım...Uzaklara , uzun bir süre hiç olmadığım kadar gitme isteği ile..gidiyorum  ve Diojen'nin dediği gibi "elimde fenerle adam aramaya çıkıyorum"...

1 yorum:

  1. gitmek güzeldir aslında. gidebilme imkanının olması da.. bazen uzaklaşınca her şey daha net görünür. uzaklaşınca aslında kendine yaklaşırsın. ruhunun kumaşını diker, iyileşirsin. bunu da dönmeyi istediğin zaman anlarsın. dönmek isteyinceye kadar git uzaklara, koca dünyanın kucağına ve yanında hep güzel anıları götür sevgili seyyah :)

    YanıtlaSil