16 Ekim 2012 Salı

içimden geldi...

"Uzaklaşmış olmak bilesin ki sadece dağlarla, yollarla, denizlerle tarif edilir
Bir kalbin başka bir kalpten uzak düşmesi bütün aşk kurallarına aykırıdır..."

Ben mesafeleri gözlerine ibret olsun diye döktüm aramıza 
bensizliğin her katmanında 
benli saniyeleri sindiremedin diye bu yalnızlık...

cümleleri seslerinden sıyırıp koydum karşına 
çıplak olması gerekiyordu dürüstlüğün 
savunmasız bıraktım yaşanılan ne varsa
anılara yükleyip sıyırdığım sesleri
aldım başımı gittim
yüreğinden öteye deyip 
yüreğimin kırıklarında kanadım...



4 Ekim 2012 Perşembe

Ortaya karışık önsöz :)) Glasgow2

Zamanın akıp geçmesinden hiç şikayetimiz olmaması yanında, buraya alışmış olmanın verdiği bir aitlik duygusu kapladı sanırım içimizi...Herkes artık kalkıp işine gücüne bakıyor, ders çalışıyor, muhabbet ediyor, planlar yapıyor ve burada olduğumuz her dakikanın keyfini sürmeye çalışıyoruz.
BİZ GLASGOWdayız...İskoçya'nın belki en güzel şehirlerinden biri...İnsanlarının bir o kadar soğuk havaya rağmen bize sıcak dolu kucaklar açtığı William Wallace'ın toprakları...
Aslında ikinci yazımı yazmak için bekleyecektim birazcık ama aranızda o kadar çok psikolojik baskı yapanlar oldu ki dayanamadım ve şöyle resimsiz de olsa ufak çaplı bişicikler paylaşayım sizinle dedim :)
Buraya gelmek için yola çıkan 6 yoldaşız diyebilirim ben...Her birimizin farklı tutkuları, hayalleri ve idealleri olsa da aslına bakarsanız hepimizi tek ortak nokta da birleştiren şey bu okul ve bize getirecekleri ki bunun farkına her geçen gün varıyor ve değerini biliyoruz.
Neyse size birkaç komik detaydan bahsedeyim bu süreç içinde :) 
Glasgow'da İngilizce'nin aslında İngilizce olarak konuşulmadığını rahat bir şekilde itiraf edebilirim sanırım.Aksanı o kadar farklı ki bu yüzü güzel gönülleri büyük iskoçlu gardaşlarımızın bazen sadece yüzlerine bakıp bir öküz ve tren oyunu oynaya biliyorsunuz.Özellikle bu doğu iskoçya taraflarında bence ingilizce değil direk farklı bir dil konuşuluyor...Geçen gece  sırf o aksanı yüzüne hiçbir dediğini anlayamadığım kızın yüzüne mal gibi bakmamdan dolayı beni gerizekalı sanması sonucu çaktırmadan masadan kalkıp dumur bir şekilde "goodnight" demem ve sıyışmam görülmeye değerdi inanın bana :) ama zamanla bu aksana bağışıklık kazanıyor ve sanırım güzel arkadaşlıklar kuruyoruz...Birkaç tane arkadaşla ciddi şekilde diyaloglara girmeye başladık ve isimleri o kadar ilginç ki yazsana derseniz hiçbir harfini doğru yazamaya bilirim...
Burada hoşuma giden ama bir o kadar da itici bulduğum şeyler bizim halis mulis reankarnasyon gerçeğine inanan hindilerimiz...Çok zekiler diyecek birşey yok ama bence bu zeka durumu ezikliklerini kapatmaya çalışmaktan geliyor ki volkan ( Yılmaztürk) eğer "3idiyotu" izlersen buna kesinlikle katılacaksınız diyor.Sanırım buradan gitmeden izlemeliyim :)
He bir diğer ilginç olay ise Volkanla inat edip GYM e gitmeye karar vermemiz ama ne yazık ki buradaki Gymler online ödeme koşulları ile yapılıyor ve SORT CODE denen saçma sapan birşey istiyor...Neymiş efenim ingilterede bankalar ve kuruluşlar arası ödeme kolaylığı sunan kodmuş bu ve 6 haneliymiş...Neyse biz kallem ettik kullem ettik o banka kartının üstündeki bütün numaraları girdik yine de bana mısın demedi o online sistem biz de ingiliz arkadaşlarımızı bisiklet üzerinde bırakıp münasip bir yerlerimize baka baka geri döndük...Sonra ben bankayı aradım ve sordum nedir laan bu Sort Kod diye adam kalkıp bana 13 TANE harf vermez mi..."Arkadaşım diyorum bize 6 lazım" adam diyor "beyfendi biz de 13 yapabilecek bir şeyimiz yok"...E sonunda biz de kısa bir süreliğine askıya aldık bu durumu :) ama Gym merkezindeki kızın bize kendi kodunu verip benden size hediye olsun bu kodu girerseniz başvuru parasını vermezsiniz demesi o parayla beni cumartesi cluba götür mantığını yaratmadı değil :) Vicdanımız çok rahatsız inanın bize Volkanla :) 
Bu arada Bu gece ilk defa bir hafta sonrasında patates ve havuçtan farklı bir şey yemek istediğimize karar verdik ve Pizza ısmarladık...Talan ettik o sehpayı :)) sanki bir hafta yemek yememiş gibi saldırdık :))) buradan  yurtta kalan herkesi hintli sanan aşçılarımıza sesleniyorum :))
Evet yakın bir zamanda şehri tanıtmak adına şöyle makinemle güzel bir tura çıkacağım ve size hokkalı, buraya gelmiş kadar güzel bir yazı yazacağım merak etmeyin :))
şimdilik bununla yetinin efenim :))
Ayrıca pazartesi günü bizim dersler başlıyor Volkanla onun bir heyecanı var bir stresi görmeyin...Bir hafta uyumaktan gözlerimiz şişti :) havadan tatil yaptık kendimizi okula hazırladık :)))

Bir daha ki yazımda yurtta kalan arkadaşlardan birinin ayarladığı tanışma partisinden ve Glasgow'un derinliklerinde aklınızın alamayacağı güzellikteki mağazalardan bahsedeceğim :))

şimdilik benden bu kadar :))
Saru kaçar...